Blog

Engelli Raporu % 40’ın Altında Olanlar Ne Yapmalı?
Toplumsal olarak engelli vatandaşlara karşın farkındalığın ve kimi konularda ayrıcalığın oluşması oldukça önemlidir. Kamusal ve özel alanda engeli bulunan ve vücutsal bütünlüğünde ya da hayati organların fonksiyonlarında sorun yaşayan insanlar engelli olarak isimlendirilir. Engelli insanların mevcut ayrıcalık ve kimi haklardan yararlanmaları da belirli şartlara bağlıdır.

Engelli olmanın kamusal alanda resmi olarak tescil edilebilmesi için gerekli işlem tam teşekkülü olan bur devlet hastanesinden rapor alınmasıdır. Alınan rapor sayesinde kişinin engelli olarak kabul edilebilmesi için tüm vücut fonksiyonlarında toplamda yüzde 40 ve üzerinde engelin bulunması zaruridir. Engelli raporu yüzde 40 ve üzerinde çıkanlar için sağlanan haklardan yararlanmak mümkün hale gelir.

Engelli raporu için tüm vücut fonksiyonlarında toplamda 40 ve üzerinden bir değerin rapor sonucuna göre elde edilmesi şart koşulmuştur. Ancak her zaman rapor yüzde 40 seviyesinde olamayabilir. Bu durumda da mevcut durumda olan kimselerin mağduriyet yaşamaması esastır. Mağduriyet yaşanmaması ve rapor sorununun çözümü mümkün müdür?

Engelli Raporunun Temin Edilmesi

Tescil ve tespit işleminin yapılabilmesi için gerekli süreçlerin başında engelliler için, Engelli raporu alınması vardır. Raporunun alınması için gerekli işlem adımları ise şu şekildedir. Buna göre,
- Engelli raporu vermeye yetkili olan tam teşekkülü devlet hastanesine rapor talebinin resmi olarak iletilmesi,
- Rapor alınabilmesi için SGK ile anlaşmalı olan veya SGK tarafından işaret edilen hastaneye gidilmesi,
- Tüm vücut fonksiyonlarının yetkin bir kurul tarafından incelenmesi ve gerekli tetkiklerin aşamalı olarak sağlanması,
- Raporun sonucuna göre engel oranının en az yüzde 40 ve üzerinde çıkmış olması gerekir.
- Yüzde 40 altında çıkan sonuçlara göre bireyler resmi olarak engelli veya sakat olarak kabul edilmezler. Bu durum da maalesef tüm teslim edilen haklardan yararlanmaları söz konusu olmaz. Erken emeklilik, sosyal ve ekonomik diğer haklardan yararlanamazlar.
- Bu nedenle de rapor sonucuna göre engel oranının her durumda 40 ve üzerinde çıkması sağlanmalıdır.
İnsanlar için yüzde bir değer sonucu mevcut hakların kapsamı dışında kalmak oldukça üzücüdür. Kimse de böyle bir durum ile karşılaşmak istemez. Mevcut yasalar altında bireylerin çok küçük farklarla hak kaybına uğramasına engel olacak bir durum söz konusu değildir. Bu nedenle de yasalar nezdinde konunun esnetilmesi söz konusu olamaz. Bu durumda da yapılması gereken diğer çözümler için öneriler ise şu şekilde sunulabilir.

Engelli Raporu %40’ın Altında Kaldığında Ne Yapılabilir?

Hukuki olarak bir bireyin engelli sayılma koşulu tam teşekküllü hastane raporu ile engelin tespit edilmesidir. Engelli raporu yetersiz seviyede olduğu durumlarda kuşkusuz büyük hayal kırıklığı söz konusu olacaktır. Bu durumda da engel oranının yüzde 40 ve üzerinde çıkması gerekir. Aksi durumlarda raporun seviyesinin yükseltilmesi denenmelidir. Raporun oranını yükseltecek önlemlere gelince de akla gelen ilk uygunlama kuşkusuz raporun yenilenmesi talebi olacaktır.

Engelli raporunun başka bir hastanede tekrar rapor isteği iletilebilir. Bununla birlikte fiziki muayene ile birlikte ruhsal muayene talebi de alınmalıdır. Böylece raporun o şekilde istenen düzeye getirilmesi mümkündür. Fiziki kontroller ile kişilerin istenilen düzeyde sorunları çıkmalıdır. Ruhsal ve psikolojik olarak detaylı yapılan inceleme sonrasında bazı durumlar tespit edilebilir.

Sonuç olarak fiziki olarak vücudun tamamen sağlık kontrolünden geçirilmesi sonrasında istenilen başarı elde edilemez ise geriye birkaç yol kalır. Bu yollardan ise uygun olanı kesinlikle yeni bir kontrol talebinin iletilmesidir. Ardından ise ruhsal durumun kontrol edilmesi halinde kişilerde var olan kimi zihinsel problemlerin tespiti ile yeni sonuçların ortaya çıkması muhtemeldir.
29 Mayıs 2019
Engelli Raporu Oranı Düşenler Ne Yapmalı
Engelli Raporu Oranı Düşenler Ne Yapmalı

Bir kişinin engelli raporu alabilmesi için %40 oranında engelli olması gereklidir. Bu oran tespit edilirken balthazard formülü denilen özel bir hesaplama yöntemi kullanılır. %40 ya da üzerinde bir engellilik durumu varsa devlet bu bireye bazı haklar ve ayrıcalıklar tanımaktadır. Bu oranın düşmesi durumunda kişiler engelli raporu oranı düşenler ne yapmalı sorusunun yanıtı merak etmektedirler.

Engelli Raporu Nedir Nasıl Alınır

Engelli raporu almak isteyen kişiler ilgili kuruma başvurularını yaparlar. Sonrasında eğer %40’ın üzerinde bir engeliniz olduğu tespit edilirse size engelli raporu verilir. Böylelikle devletin engelli vatandaşlarımıza sunmuş olduğu olanaklardan yararlanmaya başlayabilirsiniz.

Ancak ilerleyen sürede raporunuzu yeniletmeniz gerekti ve engellilik oranınız %10 gerileyerek %30’a düşmüş. Bu sefer yararlandığınız tüm hakları kaybetmiş oluyorsunuz. Bu ve benzeri durumlarla karşılaşan yurttaşlarımızın aklında engelli raporu oranı düşünler ne yapmalı sorusu gelmektedir. Engelli raporunuzda eğer %40’ın altında kalmışsa devletin sağlamış olduğu bazı haklardan yararlanamıyorsunuz.

Engelli Raporunda Oranlar Neden Düşer

Devlet bazı yeni düzenlemeler getirerek rapor oranlarını biraz daha düşürmektedir. Geçen her sene bu oranlarda düşüş yaşanmaktadır. Yani yeni bir engelli raporu için müracaat ettiğinizde engellilik oranında hızlı bir düşüş yaşanabilinir. Örneğin eskiden dalağı bulunmayan bir bireyin engelli durumu %50 olarak ifade ediliyordu fakat günümüzde bu oran %15’e düşmüştür. Bu ve benzeri durumlar yaşayan vatandaşlarımız engelli raporu oranı düşenler ne yapmalı sorusunun cevabını istemeleri gayet doğaldır.

Engelli Raporunda Oranların Düşürülmesinin Sonuçları Nelerdir

Geçtiğimiz yılların engelli raporlarında kalp rahatsızlığı olan kişilerin tarih ve engel oranlarını gösterelim;
- Yıl 2002 Oran %63
- Yıl 2005 Oran %42
- Yıl 2010 Oran %15
Görüldüğü üzere engelli rapor oranlarında her yıl düşüş yaşanmaktadır. Bu durumun yarattığı sonuçlar ise;
- Yeni çıkarılan yönetmeliklerle ve devlet politikaları nedeniyle engelli raporu almak zorlaştırılmıştır.
- Engelli vatandaşlarımız bu durumdan muzdariptir ve zorlanmaktadır.
- Özel gereksinimli bireyler saydığımız nedenlerden ötürü devletin engellilere sunmuş olduğu haklardan ve fırsatlardan yararlanamamaktadır.
- Erken emeklilik, vergi indirimi gibi haklardan mahrum kalmaktadır.
Engelli Rapor Oranları Düşenler Neler Yapabilir

Eğer engelli raporu oranızda bir düşüş yaşanmışsa yapmanız gerekenleri aşamalı bir şekilde anlatalım ve engelli raporu oranı düşenler ne yapmalı sorusuna yanıt vermeye çalışalım.
- Engelli raporunu birden çok kez alabilme şansızın vardır.
- Eğer engellilik oranınız sizin istediğinizden az çıkmışsa, belli bir süre sonra başka hastaneden ya da aynı hastaneden engelli raporu almak için başvuru yapabilirsiniz.
- Günümüzdeki sistemde engelli raporu kişilerin siciline işlenmemektedir. Böylece birden fazla engelli raporunuz olabilir.
- Bu raporlardan hangisi işinize yarıyorsa onu kullanmanızda herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
Engelli Rapor Oranları Düşenler İçin Çözüm

Yukarıda kalp rahatsızlığı olan kişilerin yıllara göre engelli raporunda yaşadığı düşüşü göstermiştik. Burada dikkat edilmesi gereken husus alınan bu raporlardan 2005 ve 2002 yılında alınanlarla kişi iş başvurusu yapabilir ve işe girebilir. Zira o senelerde yasal zorunluluk sınırı olan %40 oranını o senelerde aşmıştır.

Eğer işe girdikten sonra rapor için tekrar başvuruda bulundu ve oranlar düştü ne olur? Engelli raporu oranı düşünler ne yapmalı sorusunun cevabını merak eden kişiler bu sorunun da yanıtı öğrenmek istemektedirler.

Böyle bir durum yaşanırsa kişi kazanmış olduğu haklardan yararlanmaya devam eder. Engelli kadrosundan yararlanarak işe girdiyse yine aynı kadroda iş yaşantısını sürdürür. Yalnızca vergi indirim belgesinden faydalanamazsınız.
27 Mayıs 2019
Engelliler Hayata Dâhil Olması ve Engelli İş Yeri Açma Şartları
Ülkemizde engelli vatandaşların hayata dâhil edilmelerini sağlamak amacı ile pek çok çalışma yapılmaktadır. Engellilerin kendi gelirlerini elde etmeleri ve evlere kapanarak yaşamalarını önlemek adına her yıl düzenli olarak bazı çalışmalar yapılmaktadır.

Devletimiz kendi işini kurmak isteyen engelli vatandaşlara da pek çok kolaylık sunmaktadır. Engelli iş yeri açma şartları içerisinde kişileri zorlayacak hiçbir şart bulunmamaktadır. Aksine devlet hibe krediler vererek iş yeri açma işlemlerini oldukça basit bir hale getirmektedir.

KOSGEB Engelli Vatandaşların Yanında

Kosgeb iş yeri açmak isteyen vatandaşlarımıza 50.000 TL kadar destek kredisi veya hibe krediler vermektedir. KOSGEB hibe için Engelli iş yeri açma şartları;
- Engelinizin raporlu olması,
- KOSGEB iş alanlarından birini tercih etmek,
- 18 yaşından büyük olmak,
- Türk vatandaşı olmak,
- Girişimcilik belgesi gerekmektedir.
KOSGEB engelli vatandaşlar için özel olarak düzenlenen girişimcilik kurslarını bitirerek bir sertifika almanız gerekmektedir. Ayrıca KOSGEB’e yıl içerisinde çok sayıda başvuru alan kurumda engelli vatandaşların kabul görme durumu %20 daha fazladır.

KOSGEB gibi engelli vatandaşların iş kurmaları için destek olan bir diğer kurum ise İŞKUR’dur. İŞKUR hibe destekler ve krediler sağlamaktadır. Ancak bu kurumdan hibe veya kredi almak biraz zor olabilmektedir. Ayrıca İŞKUR hibe desteği ve kredileri KOSGEB tarafından sunulan imkanlar kadar değildir. İŞKUR 30 bin ila 50 bin hibe desteği verirken KOSGEB 50 bin ila 100 bin destek vermektedir.

Yine işyeri açmak isteyenlere destek olan bir kurum ise Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarıdır. Bu vakıflarda engelli kişilere iş kurmak için 15 bin sermaye sağlamaktadır. Tüm bu hibe desteklerini ve kredileri alabilmeniz için girişimcilik belgesi şart kılınmaktadır. Belgeniz yok ise KOSGEB tarafından düzenlenen kurslara katılarak bu belgeyi alabilirisiniz.

Engelli İş Yeri Açma Şartları

Ülkemizde Engelli iş yeri açma şartları normal vatandaşlardan farklılık göstermemektedir. İlk olarak sizden talep edilecek olan evrakların tamamı aynıdır. İş yeri açmak için;
- Vergi dairesine
- SGK’ya
- Belediyeye,
- Ticaret Odasına,
- Esnaf odalarına kayıt yaptırmanız gerekmektedir.
Ayrıca iş yeri açınca bir muhasebeciniz olması gerekmektedir. Bu nedenle bu aşamalarda faydalanmak ve bilgi almak için muhasebeciniz ile anlaşınız.

Ayrıca bu yerlere başvururken şu evraklarınızı hazır etmelisiniz;
- Noterden onaylatmış olduğunuz imza sirkülerini almalısınız.
- Onaylanmış nüfus cüzdanı sureti,
- İkametgah,
- İş yerinize ait kira kontratı,
- Engelli raporunuz ile vergi dairesine başvurunuzu yapmalısınız.
İşletmenizi kurduktan sonra Engelli iş yeri açma şartları taşımanız durumunda hemen KOSGEB’e başvurarak hibe desteğinden faydalanabilirsiniz. Bu hibelerin geri ödemesi olmadığı için parayı işletmeniz için kullanarak iş şartlarınızı çok daha iyileştirebilirisiniz.

Ayrıca Engelli iş yeri açma şartları taşımanız durumunda devletin sunmuş olduğu bazı özel indirimlerden de faydalanmaya devam edeceksiniz. Özellikle vergi indirimleri konusunda vergi dairenize başvurunuzu yaparken engelli raporunuzu götürmeyi sakın unutmayınız.

Banka Kredileri İle de İş Kurabilirsiniz

Devletimiz engelli vatandaşlarına her türlü kolaylığı sunmaktadır. Özellikle bankaların engelli vatandaşlara düzenlediği kampanyalar ve indirimler yakından takip edilmektedir. Engelli iş yeri açma şartları taşıyan ve kredi kullanmak isteyen kişilere bankalar özel indirimler uygulamaktadır. Elbette engelli vatandaşlardan da kredi kullanırken bazı belgeler talep edilmektedir. İşte bu belgeler;
- Kimlik fotokopisi,
- Engelli olduğunuzu gösteren rapor,
- Düzenli gelirinizin olduğuna dair belge,
- İkametgah,
- Nüfus kayıt örnekleri,
- Girişimcilik eğitiminizin olduğuna dair belgeler.
Bankalardan kredi almanız için kredi notunuzun ve kredi sicilinizin asla bozuk olmaması gerekmektedir. Kredinizi bu evraklar ile başvurduktan sonra birkaç iş günü içerisinde alabilirsiniz. Ancak bazen bu süre 15 güne kadar uzayabilmektedir.
23 Mayıs 2019
Engelli Raporu Hakkında Bilgiler
Ülkemizde %40 üzerinde engelli olan vatandaşlarımız için yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmeleri açısından bir maaş ödemesi yapılmaktadır. Ayrıca devlet ve özel sektörde pek çok ayrıcalık tanınmaktadır. Ancak tüm bu ayrıcalıklardan yararlanabilmek için engelli raporu almanız gerekmektedir.

Engelli raporu tamamen resmi kurumlarca düzenlenmiş ve kişinin engelinin ispatı niteliğini taşıyan bir belgedir. Engelli olduğunuzun belgelendirilmesi için ilk adım Engelli Sağlık Kurulu raporunu almanızla başlamaktadır. Bu kurul yapılan tetkikler sonucunda kişinin engel seviyesini belirleyen kuruldur.

Engelli Raporu Neren Alınır?

Hayatınızı kısıtlayan bir engeliniz var ise engelli raporu nasıl alınır bilmeniz gerekmektedir. Bu sayede gerekli başvuruları yapmanız çok daha kolay olacaktır. Devletimiz engelli vatandaşlarının bu raporları almaları için doğru ve tam yönlendirmeleri yapmaktadır.

Sağlık bakanlığı engelli vatandaşların bu raporu alacakları tam teşekküllü olan bazı devlet hastanelerini belirleyerek kolaylık sağlamaktadır. Bu hastaneler düzenli olarak güncellenmektedir. Engeli için rapor almak isteyen vatandaşlarımız ilk olarak bu devlet hastanelerinde bulunan sağlık raporu kuruluna başvurarak işe başlamalıdır.

Vatandaşlarımız engelli raporu nasıl alınır sorusunun cevaplarını bu kurul aracılığı ile edinmeye başlayacak ve gerekli yönlendirmeleri uygulayarak işlemlerini başlatacaktır. Engelli raporu almak isteyen kişi bu kurula bizzat başvura bileceği gibi engel seviyesi yüksek olan bireylerin velisi yahut vasisi bu başvuruyu yapabilir.

Ülkemizde engelli raporlarının düzenlenmesi hiçbir ücrete tabi değildir. Yapmanız gereken bakanlığın belirlemiş olduğu hastaneden tüm işlemlerinizi yaparak bu raporu almanızdır.

Engelli Raporu Nasıl Alınır?

Vatandaşlarımız engelli raporu nasıl alınır konusunda bazen karmaşıklıklar ile karşılaşabilmektedir. Bu nedenle doğru hastanelere başvuru yapmanız zaman kaybetmemeniz açısından önemlidir. Ayrıca tam teşekküllü hastanelerden u raporun aldırılmasındaki amaç hiçbir detayın atlanmadan değerlendirilmesi sonucunda bu resmi belgenin verilmesidir.

Bu rapor için başvuru yaparken bazı evraklar talep edilmektedir. Bu evrakları önceden hazır etmek yine bekleme sürenizi oldukça kısaltacaktır. Engelli raporu nasıl alınır gerekli belgelerden bazıları;
- Başvuru yaptığınız hastane size engelli raporu almak istediğinize dair bir dilekçe verecek ve gerekli alanları doldurmanızı talep edecektir.
- Nüfus cüzdanı fotokopisi, tüm resmi başvurular da olduğu gibi bu fotokopi mutlaka dosyanıza konulmaktadır.
- 5 veya 6 adet son 6 ay içerisinde çektirilmiş fotoğraf istenilmektedir. Ancak bu sayı hastaneden hastaneye göre değişim göstermektedir. Başvurunuzda en az 5 fotoğrafınız yanınızda mutlaka bulunmalıdır.
Bu belgeler eşliğinde sağlık kuruluna ilk başvurunuzu yapmanızın ardından kurul çalışanları gereken tetkiklerin yapılması için engelli raporu alacak olan kişiyi ilgili bölümlere yönlendirecektir. Engelli raporu nasıl alınır sorusu için bilmeniz gereken detayların basit bir sıralaması yapılmış bulunmaktadır.

Engelli Raporu Onaylanması

Engelli raporunuzun başvurusunu yapmış bulunmaktasınız. Şimdi raporun ne kadar zamanda elinizde olacağı konusunda aklınıza takılan soruları sağlık kurulu çalışanlarına yönelterek doğru süreyi öğrenebilirsiniz. Hastanelerde genel olarak raporları değerlendiren kurul haftanın belirli günlerinde toplanır.

Hastanelerde haftalık olarak değerlendirilen sağlık raporları alanında uzman heyet tarından değerlendirilerek resmi bir belgeye dönüştürülmektedir. Eğer engelli raporunu almaya hak kazanmış iseniz;
- Sağlık kurulu çıkan raporu 2 nüsha olarak düzenlemektedir. Ancak engelli raporunu talep eden resmi bir başka kurum ise 3 nüsha düzenlenir. Düzenlenen bu rapor başhekim onayının ardından resmiyet kazanmaktadır. Onaylanmayan raporların geçerliliği yoktur.
- İki nüsha düzenlenen ve onaylanan engelli raporunun biri başvuruyu yapana teslim edilmektedir. Diğer bir nüsha ise raporu veren kurumca saklanarak olası bir durumda belgelendirme yapmak amacı ile dosyalanarak saklanmaktadır.
- Düzenlenen bu raporda belgenin ne kadar süre geçerli olduğu mutlaka yazmaktadır. Eğer engelde bir düzelme söz konusu olmayacağına kanaat getirilirse rapora ilgili notlar düşülür. İyileşme veya engelde azalma olacağına kanaat getirilen durumlarda ise süreli rapor verilerek hasta rapor sonunda tekrar değerlendirmeye alınmaktadır.
21 Mayıs 2019
Emekli Engelli İş Yeri Açma Konusunda Neler Yapılmalı
Emeklilik ile ilgili araştırmalarınıza başlamadan evvel malulen mi yoksa engelli emekli mi olacaksınız bunu iyi bilmelisiniz. Malulen emekli olmak demek işe başladığınız zaman sağlıklı olduğunuz ama yaşanan bir kaza yahut bir sağlık sorunu nedeni ile bir engelinizin oluşması demektir. Engelli emeklilik ise doğuştan var olan bir engelinizin olması veya işe başlamadan evvel engelli olmanız demektir. Yani işe başladığınız zaman engelli kadrosundan işe alınmışsınız demektir. Bunun yanında emekli engelli iş yeri açma konusunda da bilgi sahibi olmak isteyen engelliler olabilir.

Her iki durum içinde doldurulan gün sayısının ardından emeklilik söz konusu olacaktır. Engelli emekli olacak kişilerin işyerinde çalıştırılması zorunlu olan engelli kadrosuna dahil olduğunu unutmayınız.

Arada ki bir diğer farkı ele alalım. Malulen emekli olan kişiler emeklilik maaşı bağlandıktan sonra başka bir iş yerinde çalışmaları durumunda aylıklarının kesilmesi söz konusudur. Ancak engelli emekliler için böyle bir durum söz konusu değildir. Hem emekli maaşlarını almaya devam ederken hem de yeni bir işte çalışarak maaş almaya devam edebilirler. Engelli emeklilerin bu maaşları üzerinden sadece sosyal güvenlik destek primi kesintisi yapılamaktadır.

Emekli engelli kadrosundan başka bir iş yerinde çalışırken vergi indirimi de talep hakkınız bulunmaktadır. Engelli vatandaşlardan bazı vergiler daha az kesilmektedir. Maaşlardan kesilen gelir vergisi bu kişilerde çok daha az bir oranda olarak kesilmektedir. Ancak yapılan yeni düzenlemeler ile emekli engelli iş yeri açma girişiminde bulunacak ise artık maaşlarından kesinti yapılmadan kendi iş yerini açabilmektedirler.

Engellilere sunulan bu kadar avantaj için emekli engelli iş yeri açma durumunda nasıl bir farklılık söz konusu olduğunu yazımızın devamında bulabilirsiniz.

Emekli Engelli İş Yeri Açma

Eğer emekli engelli iş yeri açma girişiminde bulunmak istiyor ise pek çok avantajının olduğunu bilmelidir. Özellikle engellilerin hayata kazanımlarını artırmak ve istihdama sağlanacak katkıdan dolayı engelli emeklilere vergi indirimleri söz konusu olmaktadır.

Emekli engelliler işyeri açarken gerekli eğitimlerinizi almış iseniz hibe kredilerden de faydalanabilmektesiniz. Engelli raporunuz ile bankalara iş yeri açmak için başvurduğunuzda yine bazı indirimler söz konusu olmaktadır.

Eğer kendi imkanlarınız ile bir işyeri açacak iseniz vergi indiriminden mutlaka faydalanmalısınız. İş yerinizi açarken bir uzmandan yardım alarak nerelere hangi belgeler ile başvurmanız gerektiğini kolaylıkla öğrenmeniz mümkün olacaktır. Emekli engelli iş yeri açma işlemlerini başlattığında normal olarak ticaret odasına, vergi dairesine ve belediyeye gerekli bildirimleri yapmak zorundadır. Ancak istenilen bu belgelere ek olarak siz engelli raporunuzu da ekleyerek evraklarınızı tamamlamalısınız.

İlk olarak bir muhasebeciden yardım almalısınız. Ardından da;
- Noterden onaylatmış olduğunuz imza sirkülerini almalısınız.
- Onaylanmış nüfus cüzdanı sureti,
- İkametgah,
- İş yerinize ait kira kontratı,
- Engelli raporunuz ile vergi dairesine başvurunuzu yapmalısınız.
Ayrıca emekli engelli iş yeri açma için farklı evrak talepleri olabilmektedir. Başvurunuzu yaparken tüm evrak detaylarını kolaylıkla öğrenebilirsiniz. Çünkü her kurum ek olarak başka evrakları bu listeye dahil etmektedir.

Emekli Olmak Sizi Umutsuzlandırmasın

Emekli olmak sizi umutsuzluğa itmesin. Engelli olma durumundan dolayı yaşadığınız sıkıntıları çok iyi bildiğiniz için iş yeri açarak kendi işinizin patronu olabilirsiniz. Engellilerin çok kolay iş bulamadığı günümüzde siz emekli engelli olarak engellileri istihdam ederek hem ekonomiye hem de ihtiyacı olan birine kolayca yardım etmiş olabilirsiniz.

Engelli emekli olarak iş yeri açtığınızda maaşınız ve haklarınız aynen kesintisiz olarak devam etmektedir. Hem maaşınızı alırken hem de iş yerinizi işletmeye başlayabilirsiniz. Şunu da unutmayınız ki devletin size sunmuş olduğu tüm indirimler de aynen devam etmektedir. vergi indiriminiz, ötv indiriminiz, gümrük indiriminiz vs asla sekteye uğratılmamaktadır. Bunlar zaten sizin engelli bir birey olarak kazandığınız haklardır.
19 Mayıs 2019
Kanser İçin Engelli Raporu Alınabilir mi?
Kanser nasıl oluşur?

Vücudumuzda bulunan normal hücreler, kontrollü şekilde bölünüp çoğalırlar; görevleri bitince de kontrollü kendilerini yok ederler. Kontrollü hücre çoğalması esnasında bazı genler bazı nedenlerle değişim geçirir, kontrolsüz çoğalır ve aşırı büyür. İşte bunlar kanserdir.

Her birey doğduğu an itibariyle kanser yapıcı genlere sahiptir, ancak bağışıklık sistemiyle bu genlerin hastalık yapması önlenir. Sağlıklı olmayan alışkanlıklar, yaşam şekli, beslenme vb. ile bağışıklık sistemi baskılanır ve kanser hastalığının oluşmasına zemin hazırlanır. Bu nedenle bağışıklık sisteminin güçlü olması çok önemlidir.

Kanserden korunmak için neler yapılabilir?
- Sigara kullanmamalı
- Alkol kullanmamalı ya da sınırlı kullanmalı
- Radyasyona maruz kalmaktan korunmalı
- Kronik enfeksiyonlardan uzak durmalı
- Sağlıklı ve bilinçli beslenmeli
- Düzenli olarak egzersiz, spor yapmalı
- İdeal kilo korunmalı
- Kanserin erken belirtileri, riskleri hakkında bilinçli ve tedbirli olmak
- Stresle başa çıkmayı bilme
Dünyada ve Türkiye’de kanser vakalarıyla ilgili rakamlar nelerdir?

Dünyada iki yüzden fazla kanser türü bulunmakta ve her yıl yaklaşık bir nokta yedi milyon yeni vaka teşhis edilmektedir. Bazı kanser türleri yayılmacı değildir, kolayca tedavi edilebilirler, bazıları agresiftir, hızlı yayılır.

Türkiye’de de kanser görülme sıklığı dünyadaki ya da gelişmekte olan ülkelerdeki oranlarla benzerlik göstermektedir. Yapılan araştırmalar iki bin otuz yılında yeni vaka sayısının yirmi yedi milyon, toplan kanser hastalığı olan insan sayısının yetmiş beş milyon olabileceğini ön görmektedir.
- Kanser hastaları engelli menfaatlerinden nasıl yararlanabilirler?
Kanser hastası, kanser teşhisi ile engelli menfaatlerine dair hak kazanılabilir. Kanser teşhisi konmuş hastalar, hastalığın ilerleyiş evrelerinde, tedaviye yanıt verme durumu göz önüne alınarak engelli oranı artıp azalabilmektedir. Hastalık tedaviye cevap veriyorsa yıl içinde bir kez hastalığın durumu kontrol ettirilip, rapor oranı belirlenmektedir. Bu oran yüzde seksenden başlar, teşhise göre değişir. Tam teşekküllü devlet ve üniversite hastanelerince verilen sağlık kurul raporları; biyopsi raporları veya kanser hastalığının ileri ya da tekrarlayan seviyede olup olmadığına dair kanser için engelli raporu verilmektedir. Kanser hastası bireyler engelli raporuna, hata olduğunu düşünürse itiraz edip, tekrar değerlendirilmesini talep edebilir.
- Kanser hastaları için engelli raporu neden gereklidir?
Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK)kanser hastalarına kanser için engelli raporu olması halinde bazı imkanlar sağlamaktadır. Bunlardan biri maaş bağlanması yani malül aylığıdır. Bu uygulama ile on iki, on sekiz ve yirmi dört ay olarak değişen sürelerde ödemeler yapılması durumudur. Bu aylığın bağlanması için talep tarihinden bir yıl önceki tanı gereklidir. Eğer raporu alır almaz başvuru yapılmazsa geç kalınan süre kadar aylık maaş eksik ödenmektedir. Geçici malül aylığı verilmesi için bin sekiz yüz gün prim ödenmiş olmalı ve en az on yıl sigortalı olunmalıdır. Bu aylık türünün kalıcı hale gelmesi için hastalık sebepli çalışma kaybı oranı yüzde altmış olduğunu gösterir kanser için engelli raporu gerekmektedir. Eğer yüzde altmışın altına düşerse maaş ödemesi kesilmektedir. Eğer hasta bakıma muhtaç durumdaysa malül maaşının kalıcı olması için sadece en az bin sekiz yüz gün prim ödenmiş olması şartı yeterlidir.
- Kanser hastaları için engelli raporu ile hangi olanaklardan yararlanabilir?
Yaşadığı kanser hastalığı sebebiyle kanser için engelli raporu alan kişilerin, zorlu yaşam koşullarını iyileştirebilmek için tasarlanmış bazı haklardan faydalanabilmeleri söz konusu olabilir.
- Tüm toplu taşıma araçlarında indirim
- Enerji tüketimde indirim
- Emlak vergisinde indirim
- Uçak biletinde indirim
- ÖTV indirimi
- Müze ziyaretlerinde indirim
- Kurumlarda sıra önceliği
- Ayrıcalıklı sınav imkanları
Türkiye vatandaşı olan ve kanser için engelli raporu yüzde kırk ve üzerinde olan kanser hastaları için bu haklardan yararlanmak mümkündür.
17 Mayıs 2019
Engelli Rapor Oranı Düşenler Ne Yapmalı

Engelli raporu olanlar %40 oranına sahip olanlar engelli rapor oranı için tanımlanmış tüm haklardan yararlanmaktadır. Bu durumda iken kişiden raporunu yeniletmesi istenildiğinde ya da raporun yenileme süresi geldiğinde kişi raporu için tekrar hastaneye başvurması gerekir.

Başvuru sonucunda kişiye bazen rapor oranı aynı verilirken bazen de rapor oranı düşebilmektedir. Rapor oranı düşen kişiler %40’ın altına düşerse engelliler için tanınmış haklardan yararlanması mümkün değildir.

Devletin gün geçtikçe değiştirdiği politikaların altında engelli rapor oranı üzerine yapılan çalışmalar kişinin kendi kendine hayatını idame ettirebilmesi üzerine kuruludur. Eskiden belli bir kronik rahatsızlığa daha çok puan verilirken yeni alınan rapor sürecinde kişinin rahatsızlığı devam etse bile verilen puan düşük olduğundan engelli rapor oranı içinde düşüş yaşanmaktadır.

Kişi bu durumlarda tekrar başka hastanelere başvurma hakkına sahiptir. Kurulun verdiği raporu kullanmadan başka hastaneye başvuru yapabilir. Aynı puan düşüklüğü söz konusu ise kişi eskiden yararlandığı emlak vergi indirimleri ve emeklilik için kullanabileceği durumlardan faydalanamaz.

Engelli Rapor Oranı Ne İşe Yaramaktadır

Kişilerin engellilik halinde hangi haklardan ve indirimlerden yararlanacağını belirleyen durum engelli rapor oranı ve rapor süresidir. Bazı raporlar için süre sıkıntısı yokken bazı raporların geçerlilik süresi belli süreleri kapsamaktadır.

Alınan engelli rapor oranı ile kişiler hangi indirimlerden ve haklardan yararlanmış olacağını bilmektedir. Eski süresi dolmuş raporlar ile kişiler otobüs indirimlerinden yararlanabilirler bu durumda kimse yeni bir rapor hali istemez. Ancak emeklilik için indirimden yararlanmak ya da emlak ve diğer vergi indirimlerinden yararlanmak söz konusu değildir.

Engelli Rapor Oranı Neye Göre Düşmektedir

Devletin değiştirdiği ve sürekli yenilediği yönetmeliklerle bu durumlarda çok sık değişiklik olmaktadır. Tıp dünyasında yaşanan ilerlemeler ile rahatszılıkların artık iyileşme oranları daha çok yükselmektedir. Bu durumda devlet sürekli bir raporlama sisteminde kullanılan skorları yenilemek durumunda kalmaktadır.

Daha önceki yıllarda kişide var olan rahatsızlık kişinin kendi kendine bakımını gerçekleştiremeyeceği şeklinde tanımlanırken raporun yenileme yılında durum değişiklik gösterip rahatsızlığın oranını devlet değişik parametrelerle ölçerek ve kişinin tedavi iyileşme hızına bakarak engelli rapor oranı için değişiklik yapabilmektedir.

Kişiler engelli raporu için kurula bizzat kendileri çıkmalıdır. Engelli raporu alınırken başvurulacak herhangi bir usulsüz davranış kişiler için olumsuzluk yaratacaktır. Verilen raporların süreli mi süresiz mi olup olmayacağı tamamen kurulun kararı olacaktır.

Engelli Rapor Oranı İçin İstenen Belgeler

Kişiler sağlık bakanlığınca yetkilendirilmiş ve rapor konusunda kurul oluşturacak bölüm uzmanlığına sahip yetkili hastanelere başvurmalıdır. Hastaneden kişiler için doldurulması istenen dilekçe verilir. Bu dilekçenin doldurulma işlemi bittikten sonra hastane kişiye kurula çıkması için randevu vermektedir.

Randevuya gelirken kişilerin yanında olması gereken belgeler arasında nüfus cüzdanı, fotoğraf mutlaka bulunmalıdır. Fotoğraf sayısı hastaneden hastaneye değişiklik göstermektedir. Kişi başvuru yaptığı esnada bunu hastanede bulunan görevlilere sorarak öğrenebilir.

Randevu günü tüm işlemler bittikten sonra engelli raporu kişinin eline ne zaman geçecek bunun bilgisi kişiye verilir. Engelli rapor oranı engelli raporunda açık şekilde yazılı olmaktadır. Kişi bu raporun engellilik oranına göre yararlanacağı haklar ve indirimler için gerekli yerlere başvuru yapabilir.

Kişiler yani engelli raporu alıcak hastalar heyet karşısına bizzat kendileri çıkmalıdır. Kişi evden gelemeyecek durumda ise hastane şartları kullanılarak kişiler hastaneye getirilir ve muayeneleri o şekilde yapılmaktadır. Verilen raporun süreli olması halinde raporun yeniletilmesi sorumluluğu tamamen kişilere ait olamkatdır. Raporun süresiz olması kişi için kullanımında yeniletecek bir durum olmadığını gösterir.

15 Mayıs 2019
Engelli Araç Satışı-Devri-Miras
Engelli vatandaşlar otomobil, panelvan, kamyonet gibi çeşitli taşıt alımlarında ÖTV ödemez ve daha düşük maliyetlerle bu araçlara sahip olabilirler. Fakat bu avantajı 5 yıl da bir kullanabilirler. Eğer bu 5 yıl içerisinde araç satışı gerçekleşir ise ÖTV’sinin maliyeye ödenmesi gerekmektedir. Ayrıca Engelli araç alımı şartları kişinin engel durumu oranına göre de değişiklik göstermektedir.

ÖTV Muafiyeti

2018’de yürürlüğe giren yeni yasayla beraber engeli %90 ve üzeri olan vatandaşlar, bu durumu raporla kanıtlayarak ÖTV’den muaf olarak bir araç satın alabilirler. Vatandaşın bu raporu alabilmesi için, ağır engelli kategorisine girmesi gerekmektedir. Engelli vatandaşın Engelli araç alımı şartlarını yerine getirebilmesi için kendi kendine karşılayıp karşılayamadığına bakılarak hastaneler tarafından verilir. Araç almak için engelli raporu en az %40 olmalıdır.

Engelli Araç Alımında ÖTV Avantajı Hangi Araçlar İçin Geçerlidir?
- 1600 cm³ ya da altında motor silindir hacmine sahip olan taşıtlar,
Otomobil, panelvan, pick-up, arazi taşıtı, ATV, steyşın vagon
- Eşya taşıma amaçlı 2800 cm³ ya da altında motor silindir hacmine sahip olan taşıtlar,
Van, panelvan, kamyonet, pick-up,
- 11 tarife pozisyonunda yer alan motosikletler,
Engellilik Derecesine Göre Farklılıklar Nelerdir?

Engelli araç alımı şartları kişinin engel durumu oranına göre de değişiklik gösterdiğini dile getirmiştik. Şimdi gelelim bu farklılıkların neler olduğuna,
- %90 veya üzeri engelli olanlar;
Engelli araç alımı şartlarında, engelli oranı %90 ve üzerinde olan kişiler yukarı bahsi geçen araçları beş yılda bir defa olmak üzere, ilk alım sırasında herhangi bir ÖTV ödemezler. Ayrıca engel sebebi dikkate alınmadan gerek görme, işitme, konuşma ya da ortopedik rahatsızlıklar gibi zihinsel engelliler ve böbrek rahatsızlığı olan vatandaşlarda bu avantajdan yararlanabilmektedir.
- %90’ın altında engellilik derecesi olanlar;
Engelli araç alımı şartlarında, yukarıda beyan edilen araçları, bizzat kullanabilecek engelli vatandaşlar da aracın ilk alımında ÖTV ödemiyorlar. Manuel vitesli bir aracın hareket ettirici aksamında kişinin engeline uygun tertibat yapıldığında ise aracı kullanabilecek olanlar vergi avantajından yine yararlanabiliyor. Engellilik oranı %90’ın altında olan işitme, görme engelliler ve böbrek rahatsızlığı olan, kalp nakli ya da rahatsızlığı olan, ayrıca zihinsel engelliler ÖTV avantajından yararlanamıyor.

ÖTV İndirimi İle Alınan Engelli Aracın Başkasına Devredilmesi

Engelli vatandaşlar, ÖTV indiriminden avantaj sağlayarak araç sahibi olmuş iseler, 5 yıl içerisinde aracı devrettiğinde ya da sattığında ÖTV öderler.

ÖTV İndirimi İle Alınan Engelli Aracının Mirasçıya Devrinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
- ÖTV ödenmemiş bir aracın olması ve bu aracın alınma süresinden 5 yıl geçmesi,
- Birden fazla mirasçı bulunmaması
- Engelli vatandaşın adına kayıtlı araç dışında başka bir mal varlığının bulunmaması,
Temin Edilmesi Gereken Belgeler;
- Sulh Hukuk Mahkemesinden ya da Noterden veraset ilamı,
- Aracı üzerine alacak olan kişinin ve kişilerin noterden mirastan feragat sözleşmesi düzenlenmesi, (Bağış ya da devir halinde ÖTV ödenmesi gerekir. Bu yüzden miras hakkında feragat eden kişilerin belgelendirilmesi gerekiyor)
- Veraset intikal vergisinin ödendiğini gösterir makbuz ve beyanname sureti,
- Engelli kişiye ait araç dışında başkaca mal varlığının bulunduğunu gösterir vergi dairesince düzenlenecek belgeler,
- Aracı üzerine alacak olan kişinin adına başka araç kaydının bulunmaması,
- Birden fazla mirasçının birlikte başvurmaması halinde diğer mirasçıların, vergi dairesinde işlem yapmak üzere; başvuru yapan mirasçıya noterden işlem yapma yetkisi ile vekaletname verilmesi,
- Veraset intikal beyannamesinin verilebilmesi için, yine her bir malvarlığına ait belediyeden alınmış emlak beyanname sureti veya araç ise satış faturasının temini,
- Aracın satışının gerçekleşeceği trafik şube müdürlüğüne bağlı olan, nakil araçlarının vergi dairesi şubesinden, aracın ÖTV muafiyetli devrinde herhangi bir sakınca olmadığına dair alınması gereken yazılı belge gerekmektedir.
13 Mayıs 2019
EKPSS Nedir ve EKPSS Nasıl Hazırlanmalı
Engellilerin kamu kurum ve kuruluşlarına devlet memuru ve işçi kadrolarında görevlendirilmek üzere alınması için yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’na EKPSS denilir. EKPSS nasıl hazırlanmalı ve neleri ölçmelidir sorusunun cevabına göre bu sınavın içeriği oluşturulmaktadır. Bu sınava girebilmek için engelli olmak şarttır.

Aşağıdaki gibi doğuştan ya da sonradan bedensel ve zihinsel engele sahip insanlar bu sınava girebilirler.
- Bedensel engel,
- Zihinsel engel,
- Ruhsal engel,
- Duygusal ve sosyal yetenekler bakımından engel,
Yukarıda sıralanan engel durumlarından birinde ya da birkaçında en az yüzde 40 engele sahip ve durumlarını sağlık kurulu tarafından belgelenmiş rapor ile belgeleyebilen tüm engelliler bu sınava girebilirler.

EKPSS’ye girişte aranan şartlar nelerdir

EKPSS sınavına girecek adayların öncelikle engelli olduklarını belgeleyecek sağlık raporuna sahip olmaları gerekmektedir. Bu raporda tespit edilen engellilik durumu en az yüzde 40 olmalıdır. Sağlık raporunun yanında sınava girecek adayların Ortaöğretim, Ön lisans ve Lisans düzeylerinden birinden mezun olmaları gerekmektedir

EKPSS sınavları Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi-ÖSYM tarafından yapılmaktadır. EKPSS nasıl hazırlanmalı ve neleri ölçmelidir hususu ÖSYM nin uzmanlık alanıdır. Sınava başvuru yapacak adayların ÖSYM internet sayfası aday işlemleri aracılığıyla başvuru ve sonrasında tercih işlemlerini gerçekleştirmesi gerekmektedir.

Sınavdan başarılı olan adayların tercih yapabilmesi için aşağıdaki kriterlere uygun olması gerekmektedir;
- Türk vatandaşı olmak,
- 18 yaşını tamamlamış olmak,
- Kamu haklarından mahrum olmamak,
- Devletin güvenliğine karşı, anayasal düzene karşı ve hırsızlık gibi yüz kızartıcı suçlardan ceza almamış olmak,
- 657 sayılı devlet memuru kanununda belirtilen askerlik şartını sağlıyor olmak,
- Varsa tercih edilecek kadrolar için ilan edilen diğeEKPSS sınavı kamu kurumlarında açık bulunan kadrolarda engelli vatandaşların istihdam edilmesi amacıyla yapılmaktadır. Bu sınav kamu kurum ve kuruluşlarının ihtiyaçlarına göre tespit edilen talepler doğrultusunda diğer sınavlardan bağımsız olarak ÖSYM tarafından tapılır.
EKPSS sınavında sorulan sorular engelli adayların düzeylerine göre bilgi, yetenek ve becerilerini ölçecek seviyede hazırlanmaktadır. EKPSS nasıl hazırlanmalı ve neleri ölçmelidir gibi teknik konular açılan kadroların türüne göre belirlenir. Sınavlar engelli adayların durumları göz önünde bulundurularak uygun ortamlarda yapılır. Adayların talep etmesi durumunda engel grubuna uygun olarak adaylara sınav sorularını okumakta veya cevap kağıdına işaretlemekte yardımcı olmak için sınav görevlisi temin edilebilir.

EKPSS’de Sorulan Sorular

EKPSS sınavında engelli adayların düzeylerine göre seviyelerini ölçmek için yapılan sınavda EKPSS nasıl hazırlanmalı ve bu sınavın soru tipleri nasıldır gibi konuların önceden öğrenilmesinde fayda vardır. EKPSS sınavı iki farklı testten oluşmaktadır. Bu testlerden ilki Genel Yetenek Testidir.

EKPSS Genel Yetenek testinde sorulan soruların sayısı aşağıdaki gibidir;
- Türkçe 15 soru,
- Matematik 15 soru
EKPSS sınavının ikinci testi ise Genel Kültür testidir. EKPSS’de sorulan Genel Kültür testinde toplam 30 soru sorulmaktadır ve bu soruların dağılımı aşağıdaki gibidir.
- Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi 10 soru,
- Temel Yurttaşlık Bilgisi 6 soru,
- Türk Kültür ve Medeniyetleri 3 soru,
- Türkiye Coğrafyası 5 soru,
- Türkiye ve Dünya ile ilgili genel konular 6 soru
EKPSS’ye Alternatif Yöntem

Engelli vatandaşların devlet kadrolarına yerleştirilmesi için ÖSYM tarafından yapılan EKPSS sınavının yanı sıra kura ile de kadrolara yerleştirme yapılmaktadır. Bu yöntem ilkokul, ortaokul ve özel eğitim iş uygulama merkezi veya okulu mezunu engelliler noter huzurunda yapılacak kura ile devlet kadrolarına yerleştirilebilirler. Bu yöntemde her hangi bir sınav yapılmadığından EKPSS nasıl hazırlanmalı ve nelere dikkat edilmelidir gibi konular önemsizdir.
11 Mayıs 2019
Malulen Emekli Olanlar Tekrar Çalışabilir Mi?
Emeklilik prim ve gün sayısını karşılayamayan kişiler belirli nedenlere bağlı olarak erken sayılabilecek bir dönemde emekli olabilmektedir. Bu duruma kişilerin sağlık durumunda gerçekleşen ani ve engel olucu gelişmeler neden olabilir. Çalışamayacak veya çalışmasına kanunen engel olacak düzeyde sağlık sorunları meydana gelen insanlar için malulen emeklilik sistemi geliştirilmiştir.

İsminden de anlaşılacağı gibi malulen emeklilik kişilerin aktif olarak çalışma hayatından ayrılacağı anlamını taşır. Bu doğrultuda insanların akıllarına malulen emekli olarak ilan edilmenin ve düzenli maaş bağlanmasının ardından başka bir işte tekrar çalışma fırsatının mümkün olup olmaması konusu gelebilir. Kişilerin bu işlemleri 5510 sayılı kanun hükümlerine göre yürütülmektedir.

Bu hükme esas olan karara göre ise, bireyin bu emekliliği hak etmesinin ardından bir başka işte geçimini sağlamak üzere sigortalı bir şekilde çalışmaya devam etmesi halinde, emeklilik aylığının kesileceği haber verilmektedir. Bu nedenle aylık kesintisi yaşayan bireylerin, işten ayrıldıktan sonra tekrar malul emekli aylığı taleplerinin kabul edilmesi için ayrıntılı ve güncel bir sağlık raporuna ihtiyaç duyulur.

Malulen Emeklilik Şartları ve Hakkın Korunması

Özellikle sağlık sorunlarından kaynaklı olarak sonradan gelişen kimi durumlarda bireylerin malulen emeklilik yoluyla emeklilik talepleri normal zamanın öncesine çekilebilmektedir. Buna göre bir çalışanın malulen emekli edilebilmesi, kanuni olarak üç temel şarta bağlıdır.
- Emeklilik talebinin iletildiği tarihten önce, en az 10 yıl süreyi kapsayan bir sigortalılık süreci gerekir,
- Sigorta prim gün sayısının en az 1800 gün olarak yatırılmış olması gereklidir,
- Yaptığı mesleğe göre, iş gücünü en az %60 ve üzerinde tespit edilmiş ve kaybetmiş olduğunu sağlık kurulu kararıyla tescil etmiş bulunan kişiler için, malulen emeklilik kararı verilebilir,
- Bu şekilde emeklilik şartlarında yapılan değişiklik öncesinde hak edilmiş haklar üzerinde bozucu bir etki doğurmaz.
Ancak şu hususa dikkat edilmelidir ki, sigortalılık başlangıcı esnasında bu şekilde bir maluliyet sebebine sahip olan kişiler için, emeklilik hakkı tanınmaz. Dolayısıyla rahatsızlığın iş sonrasında ortaya çıkması beklenir. Örneğin doğuştan sağır olan bir kişi için, malulen emeklilik sistemi işletilmez. SGK tarafından yetkilendirilmiş sağlık kurulunca yapılan tetkik inceleme sonucuna bağlı olarak kurul raporu işleme konulur ve kişi malulen emekli kabul edilir.

Malulen emeklilik sisteminden yararlanarak ilgili şartlardan yararlanan kimseler;
- Tekrardan sigortalı bir işte çalışamazlar,
- Çalışmaya başladıkları tarih itibariyle emekli aylıkları kesilir,
- Malulen emeklilik sisteminin dışına itilirler,
- Tekrar sigorta sonlanması ve yeni başvuru talebinin ardından, aynı inceleme ve sağlık kurulu raporu süreci baştan tekrarlanır. Böylece şartları tekrar sağlayan kişi açısından malulen emeklilik tekrar söz konusu olabilir.
Malul Emekli Aylıkların Üçüncü Kişilere Yüklenmesi

Kaza ve kasıtlı işlemler sonrasında bireylerin malullük durumu ortaya çıkabilir. Bu durumda malulen emeklilik sistemine üçüncü kişilerin etkisi ile hak kazanma durumu ortaya çıktığı durumlar için çeşitli düzenlemeler öngörülmüştür. Bu düzenlemelere göre, emeklilik sistemin başladığı dönemde ilk peşin sermaye tutar yarısının SGK aracılığıyla, maluliyete sebep olan üçüncü kişiler üzerine yüklenebileceği öngörülmüştür.

İş kazaları sonucunda maluliyet oluşan durumlarda, maluliyete hak kazanan kişilerden ikinci defa sağlık raporu istenmez ve doğrudan aylık bağlanma işlemi SGK tarafından resen tesis edilir. Görüldüğü gibi malulen emeklilik sistemine giriş şartlarının temel prensipleri ve gereksinimleri anlatılmıştır. Bu doğrultuda kişilerin yaşamış oldukları hak kaybının kamu kaynaklarınca karşılanması bir anlamda ön görülmektedir. Gelişen durumlar karşısında da kanun koyucu sistemi koruyucu önlemlere başvurur.

Buna göre malulen emeklilik hakkı kazanmış olan kişiler bir anlamda çalışma hayatından el çektirilir. Dolayısıyla tekrar sigortalı bir işte başlaması uygun görülmez.
5 Mayıs 2019